Her ne kadar ligler ara vermiş olsa da futbol maçları Fortis Türkiye Kupası maçları ile birlikte oynanmaya devam ediyor. Bilindiği üzere kupadaki ilk maçımıza bundan yaklaşık iki ay önce Ali Sami Yen'de Denizlispor'u mağlup ederek, 3 puan ile başlamıştık. Gruptaki ikinci maçımızda cumartesi akşamı Bursaspor'a konuk olduk. Basketbol maçı yüzünden karşılaşmanın ilk yarısını izleyemesem de izleyen arkadaşlarımdan aldığım tepki olumluydu. Takımın iyi oynadığını belirttiler. Ne kadar doğrudur bilmiyorum. Ancak ikinci yarıda gördüğüm Galatasaray "ne köy olur ne kasaba" cinsindendi. Üst üste iki pas yapamayan, savunmada sık sık aksayan bir takım vardı sahada. Yediğimiz goller de televizyonda komedi filmi niyetine göstermelikti. "Yediğimiz goller" dedim... Evet, 2 tane atıp 2 tane yedik. Maç 2-2 bitti. Puanımızı 4'e yükselttik. Hafta içi oynanacak olan Sarıyer maçı öncesinde Bursaspor gibi bir takımdan puan kopararak büyük moral depoladık. Harbiden!
Bir de Bursaspor taraftarına sözüm var. Maçın ikinci yarısını izleyebildim ama 45 dakika boyunca durmaksızın Hakan Şükür'e küfrettiklerini duydum. Türk futbolunda küfür yiyecek en son adam Hakan Şükür'dür. Üstelik bu adam sizin formanızı da giydi. Kendi takımınıza da böyle değer veriyorsanız yazık o takımın haline.
GEÇ GELEN EDIT: Sarıyer ile oynayacağımız maç ayın 16'sındaymış. Kusura bakmayın artık.
Elde Osimhen var demenin yanına, Batshuayi de var rahatlığını eklemek
gerekecek
-
Okan Hoca, Osimhen - Icardi - Batshuayi forvet 3'lüsünün kimse de
olmadığını söylüyor. Rotasyon olarak en elit diye nitelendireceğimiz çoğu
takımda dahi...
11 saat önce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder