13 Eylül 1991. Ecelin Taçsız Kralımız'ı yanına aldığı gün. Galatasaraylılar'ın ve Türkiye'nin kadere isyan günü. Şimdi aradan tam 16 sene geçmiş.
Hakkında neler söylenmiyor ki? Daha geçtiğimiz günlerde kendisinin aslında büyük bir Fenerbahçeli olduğu dahi ortaya atıldı. Kıskançlıklarına vermek gerek. Oysa ki Metin Oktay değil miydi "Bizi sevenlere ihanet etmeyelim baba" diyerek suyun öteki tarafına geçmeyi reddeden. Kendisi değil miydi "Sarı-kırmızılı renklere küçükten beri hayrandım. Galatasaray İzmir'e geldiğinde okuldan kaçar, maça giderdim. Bence Galatasaraylılık din gibi, mezhep gibi yerleşmiş, köklü bir inançtır. Galatasaray'ı işte bunun için tercih eder ve Galatasaraylılığımla her zaman gurur duyarım" diyen. Kendisi başka söze hacet bırakmış mıdır?
Galatasaray formasını terletmiş başka herhangi bir futbolcu için bunu söyleseniz koymazdı herhalde kimseye. Çünkü bu taraftar o kadar çok "kendisini sevenlere ihanet eden" gördü ki, boşuna değildir ölümünden 15 sene sonra dahi Ali Sami Yen tribünlerinde Metin Oktay adının haykırılması.
Düşünebiliyor musunuz, öyle bir futbolcu ki kendisini seyredemeyenler tarafından bile deli gibi özleniyor. Az önce de dedim ya, dünyanın başka hiçbir yerinde böyle bir olaya rastlayamazsınız. Evet, Metin Oktay yaşıyor! Eğer ki hâlâ Galatasaray taraftarı onun adına şarkılar besteleyip, inletiyorsa Ali Sami Yen'i vardır herhalde bir bildikleri, değil mi? Peki bildiklerimizi öğrenmek isteyenler nereye mi bakmalı? O meşhur fotoğrafında Galatasaray armasının olduğu yerin hemen altına, elini koyduğu yere...
TAÇSIZ KRAL METİN OKTAY
TEK AŞKIYDI GALATASARAY
SENİN GİBİ CİMBOMLU'YU
UNUTUR MU BU TARAFTAR!
Mikautadze ile oyun düzenini çok daha güçlü kılarsın
-
Dybala'nın ismi geçti, kimini heyecanlandırdı, kimi ise yanlış tercih dedi.
Ben heyecanlanmadım ama yanlış hamle olduğunu da düşünmedim. Geldiğimiz
sevi...
16 saat önce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder