Fenerbahçe'ye Ayhan Şahenk'te uzun süre önde götürdüğümüz maçta 64-68 mağlup olduk ve şampiyonluk hayallerimizi bu sene de erteledik. Yavaş yavaş alışıyoruz da zaten, çok koymamaya başladı bile. Yine de takdirlerin en büyüğünü hak ediyor bizim bayan basketbol takımımız. Sezon itibarıyla en çok övgüyü hak eden Galatasaray şubesidir, o ayrı.
Yine de her şey bir yana, değinilmesi gereken başka bir husus var ki son derece düşündürücü. Yeneriz, yeniliriz... Sorun bu değil. Fakat ben bugün utandım. Hem de çok... Zerre taraftarlık bilincimiz yokmuş bizim yahu. Nevriye Yılmaz ki kendisi 2 sene bu kulübün ekmeğini yemiştir, özellikle maçın son çeyreğinde seri halde küfürlere maruz kaldı. Demek ki bir şeyleri kavrayamamışız henüz. Holiganizm - taraftarlık demiyorum bakın, çünkü buna taraftarlık demek ne mümkün - gözlerimizi öyle bir bürümüş ki hırsımızdan neremizi yırtacağımızı bilemiyoruz. Bu kez ağzımızı yırttık. Hem de ne yırtış... Fenerbahçe taraftarını kötülüyoruz bayan basketboluna bile küfür karıştırdıkları için. Dün akşam itibarıyla onlardan bir farkımız kalmadı ne yazık ki! Öyle bir moral bozukluğu, öyle bir sinir aldı ki beni, elenmiş oluşumuza üzülmeyi bile sonraya bıraktım. Yazık yahu! Vallahi de billahi de yazık. O ağza alınmayacak küfürler edilirken sahada Galatasaray forması için ter döken oyuncular da bayandı. İnsanlığımı geçtim de erkekliğimden utandım. Ağızlarınızı dizginleyemeyecekseniz, hiç gitmeyin bayan basketbol maçlarına daha iyi!
Mikautadze ya da x'i gün sonunda bu paraya aldın diyelim, yine kulüben boş
-
Hatayspor maçında "galibiyet" adına yapabildiğin hücum hamleleri, Yusuf
Demir ve Jelert. Yusuf Demir'i kurtarıcı niyetiyle oyuna alıp, 90+'da
attığı cıl...
1 gün önce