Çok güzel oldu... Hem de öyle bir güzel oldu ki en anlatılmaz ama yaşanılır cinsindendi. Kazansak resmiyete dökecektik işi. Kazandık ve resmiyete döktük işi. Sezon başından beri yakamızı bırakmayan tüm şanssızlık ve zorluklara inat 17. şampiyonluğumuzu kazandık. Suyun öteki tarafında konuşlanmış olan en büyük rakibimiz dünya ünlü yıldızları takımına dahil ederken biz ikinci sınıf yabancılarla yolumuza devam etmek zorunda kaldık. Hatta öyle zamanlar geldi ki yüzde yüz Türk futbolculardan kurulu bir takımla mücadele ettik. Kendi evimizdeki 17 lig maçımızdan 6'sını seyircimizden yoksun oynamak zorunda kaldık. Maçların birçoğuna teknik direktörümüz başımızda olmadan çıktık. Ve dahası... Ancak hepsine değdi. Metin Oktay'a, Jupp Derwall'e, Ali Sami Yen'e ve nicelerine selam olsun. Şampiyonluğumuz kutlu olsun.
Sahi, bir yengeç vardı ne oldu ona?
Vinicius'un bu sezon aldığı süre 0 dakika, Aurier ise hala boşta
-
Geçtiğimiz sezonun Ocak ayı transferleri, Vinicius ve Aurier. Boey'in 30
milyon avro'ya satıldığı ortamda, ara transferde çok para harcamayalım adı
altı...
1 gün önce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder